Adam yeni kamyonuna bakmak için evinden çıktığında, üç yaşındaki oğlunun gayet mutlu bir biçimde elindeki çekiçle kamyonunun kaportasını mahvettiğini görmüş. Hemen oğlunun yanına koşmuş ve çocuğun eline çekiçle vurmaya başlamış. Biraz sakinleşince oğlunu hemen hastaneye ¤¤¤ürmüş. Doktor, çocuğun kırılan kemiklerini kurtarmaya çalıştıysa da elinden bir şey gelmemiş ve çocuğun iki elinin parmaklarını kesmek zorunda kalmış. Çocuk ameliyattan çıkıp gözlerini açtığında, bandajlı ellerini fark etmiş ve gayet masum bir ifadeyle, “Babacığım, kamyonuna zarar verdiğim için çok üzgünüm.” demiş ve sonra babasına şu soruyu sormuş: “Parmaklarım ne zaman yeniden çıkacak?” Babası eve dönmüş ve hayatına son vermiş...
Birisi masaya süt döktüğünde ya da bir bebeğin ağladığını işittiğinizde bu öyküyü hatırlayın. Çok sevdiğiniz birine karşı sabrınızı yitirdiğinizi anladığınızda, önce biraz düşünün. Kamyonlar onarılabilir, ama kırılan kemikler ve incinen duygular hiçbir zaman onarılamaz; genellikle kişiyle performansı arasındaki farkı göremeyiz. İnsan hata yapar. Hepimiz hata yaparız. Fakat öfkeyle ve düşünmeden yapılan şeyler, insanı sonsuza kadar rahatsız eder. Harekete geçmeden önce durun ve düşünün. Sabırlı olun. Anlayış gösterin ve sevin...
sinirlendiğinizde bu yazıyı hatırlayın
sinirlendiğinizde bu yazıyı hatırlayın
sinirlendiğinizde bu yazıyı hatırlayın
İncinen Gurur
Pencereden baktığımda görüyorum
Senin yüzün incir yaprağında
Senin ürkekliğin duvar üstünde yürüyen
Bir kedinin kıvraklığında
Aynada dururken görüyorum
Kırmızı öpüşün sol yanağımda
Dişimi fırçalarken senin ağzın
Serin suların berraklığında
Rakı devrilmiş masalarda yokluğun
Veya benden önce kalkıp gitmişliğin
Gece boyu dolandığım barlarda
Sarhoşlara tekrarladığım adın
Balıkçı kahvesinde, çorbacıda, kenarlarda
Dökülmek istemiyorum hayır! ..
Çingene çiçekçiler habire yaltaklandığında
Bilmediğim soruların açtığı çukuru
Yalanlarla doldurmak istemiyorum
Seni kaybettim galiba
İki taşın arasında kaldım
Bu, benim hatam değildi
Seni ben çoook geç tanıdın
Derin acılar bahçıvanı
Yüreğime ne ektin böyle...
Aşk korkağını bağışlar mı?
Söyle...
Aramak ne kötü herkeste seni
Her gözde bulup yanılmak seni
Ah turuncu rüyalar güzeli
Hem kendini yok ettin
Hem beni
Başka ne acıtabilir içimi
Yaşım kırkı devirmişken
Seni böyle patavatsızca sevmişken
Ve, tam aynayı güneşe çevirmişken
Başka ne...
Seni vefasız aşklara bırakıyorum
Yüzümü kırılan bardaklarda ara
Düşünme ben ne olurum
Sanırım bi daha onarılmaz
İncinen gururum
Yusuf Hayaloğlu
Pencereden baktığımda görüyorum
Senin yüzün incir yaprağında
Senin ürkekliğin duvar üstünde yürüyen
Bir kedinin kıvraklığında
Aynada dururken görüyorum
Kırmızı öpüşün sol yanağımda
Dişimi fırçalarken senin ağzın
Serin suların berraklığında
Rakı devrilmiş masalarda yokluğun
Veya benden önce kalkıp gitmişliğin
Gece boyu dolandığım barlarda
Sarhoşlara tekrarladığım adın
Balıkçı kahvesinde, çorbacıda, kenarlarda
Dökülmek istemiyorum hayır! ..
Çingene çiçekçiler habire yaltaklandığında
Bilmediğim soruların açtığı çukuru
Yalanlarla doldurmak istemiyorum
Seni kaybettim galiba
İki taşın arasında kaldım
Bu, benim hatam değildi
Seni ben çoook geç tanıdın
Derin acılar bahçıvanı
Yüreğime ne ektin böyle...
Aşk korkağını bağışlar mı?
Söyle...
Aramak ne kötü herkeste seni
Her gözde bulup yanılmak seni
Ah turuncu rüyalar güzeli
Hem kendini yok ettin
Hem beni
Başka ne acıtabilir içimi
Yaşım kırkı devirmişken
Seni böyle patavatsızca sevmişken
Ve, tam aynayı güneşe çevirmişken
Başka ne...
Seni vefasız aşklara bırakıyorum
Yüzümü kırılan bardaklarda ara
Düşünme ben ne olurum
Sanırım bi daha onarılmaz
İncinen gururum
Yusuf Hayaloğlu
Atatürk büyüktür, ruhu Ali’dir
İkinci kardaşım Bektaş-ı Veli’dir
Anıtkabir yerim, kim der ölüdür?
Ali Rıza, Zübeyde nişan gülümdür
Atatürk dediler adıma benim
İkrarımı verdim Ali’dir Pirim
Mürşidim Zöhre Ana posta vekilim
Latince yazısını dilden dökerim
Söyle Zöhrem söyle sen söyle durma
Dervişin kalemi nurundan yaza
Kahi atar kahi yüzü kızara
Mustafa Kemal’in özü Allah’a
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
sinirlendiğinizde bu yazıyı hatırlayın
Kırmak,kırılanı onaranın harcıdır.(Mevlana)
İnsanlar için imkansız olan,Allah için imkanlıdır.(İncil)
İnsanlar için imkansız olan,Allah için imkanlıdır.(İncil)
Türkiye'ye çıkarmışım bir gelin
Urufu Zöhre Ana onu Pir bilin
Muhammed elçisi Ana'dır deyin
Hak için Dergaha niyaza inin
Zöhre Ana
Urufu Zöhre Ana onu Pir bilin
Muhammed elçisi Ana'dır deyin
Hak için Dergaha niyaza inin
Zöhre Ana
Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi